6 Nisan 2010 Salı

Mühendislik ve Kişisel Gelişim Üzerine Yazılar V3

Karşılaşacağınız Tablo:

Emre:

Bu çilekeş durum içerisinde işverenin karşısına gittiğinizde size bir officeboydan daha az ücret verebileceğini ve sizin de adamın işlerine yardım edebileceğinizi beyan eder. Vereceği ücret ve sağlayacağı değerleri hiçe alsanız adamın tavrı içinizi incitecektir. İşin en garip ve doğumsuz yanı ise o okuduğunuz %1 C’lu çeliklerin ısıl işlemleri veya türbülanslı akıştaki girdap fonksyonu veya tornada takım açısının işveren tarafından hiç bilinmediğini ve bilinmesine de ihtiyac olmadığını göreceksiniz bir çoğu zaman. İş verenin kültürel toplamını analiz edip sinirden dişlerinizi birbirine vurmanız bile olası.

Tüm bunlarında dışında hiç gerek olmasa bile ingilizce soranlar mı istersiniz, size gelecekteki getirisi ve götürüsünü bile bilmediğiniz bu işte, iş yeri açmayı düşüneceğinizi soranları mı ya da asgari ücretle saatleri belli olmayan şantiye çalışmaları teklif edenler mi?

Tüm bunlara ek olarak hakkını bulan mühendislerin ne konumlarda olduklarını çok çok iyi biliyorum. Ama şu okuldan sonraki süreç bu şekilde... Herkes kendini hazırlasın ve Arçelik, Alarko hayallerini ciddi torpilleri, tanıdıkları yoksa ikinci bir bahara ertelesin.

Ayse:

Sen Emre’ye bakma Emrah. Emre hep bardağın boş tarafını görür. Dedikleri doğru tamamen, hiç birşey demiyorum ama Emre' nin bahsettiği yerler genelde doğalgaz firmaları yani sektörün en berbat yerleri! Zaten benden size tavsiye: Doğalgaz sektörüne aç kalırsanız. Tamah edin yoksa iş görüşmesine bile gitmeyin.


Bu arada erkeklerin askerlik sorunu olabilir ama bizim de, yani bayanların da, bayan olma sorunu var. Ben yazın çalıştım bir kaç ay kadar. Taşeron firmanın sahibinin kardeşi size kendi eğitim seviyesine, kültür seviyesine bile bakmadan asılacaktır. işçiler siz emir verirken tabiri caizse sizi sallamayacaktır. Atelyede gezerken size uzaylı gibi bakacaklardır falan filan...


Neyse çalışma hayatı berbat bir hayat ama eğer kendinizi kabullendiririseniz de keyfi bambaşka olacaktır. Tabi bu tecrübe ile olacaktır. Kimse sizi mezun olunca kırmızı halılarla karşılamayacak ne yazık ki... Bu da hayatın bir gerçeği. Okulda bize iş hayatında yapacağımız bazı kurnazlıkları mesela bir kalite kontrol elemanını nasıl kandıracağımızı öğretmiyolar. Onu siz kendiniz öğreniyorsunuz ama okul size işçilerden ve patrondan nasıl farklı düşüneceğinizi öğretiyor... Okulu o kadar da boşa atmayın derim ben. Okulda öğretilen herşeyi iş hayatında kullanacağınızı kimse söylemiyor zaten... Ama kullanmayın da demiyor. “Bu ne böle ben bunu nerde kullanıcam” dediğiniz ne basit şey bazen karşınıza büyük bir sorun olarak çıkabilir. Okulda öğretilenleri nerde kullanacağınızı da sizin kestirmeniz gerekiyor ayrıca.

Hayat o renklikapaklı cin ali ya da ayşegül'ün günlük maceralarını anlatan kitaplardaki gibi toz pembe değil belki ama siyah da değil o rengi biraz da siz veriyorsunuz hayata. mesela benim hayatım her zaman kurşuniydi çünkü ben hep öle kalması için baya çaba sarfettim hala da öle yani kurşuni. kısacası hayat sizin tualinizdeki renklerden ibaret siz nasıl boyarsanız o rengi alır.

Espinado:

ilk işe başladığınızda kesinlikle mühendis kasıntısıyla ortalıkta dolaşmayın. birşeyi bilmiyorsanız bunu söylemekten çekinmeyin. ama ikinci defa sormamak için iyice öğrenin. En başta paraya fazla önem vermeyin ama prestijli bir yerde başlamaya bakın. Biraz deneyim kazandıktan sonra kendinizi satın. İlk deneyiminiz iyi bir yerde olursa önünüz açık olur. Mahalle tesisatçılarında (burdan kasıt tabii ki ufak doğalgazcılar vb.) falan sakın takılmayın. Gidin tezgahtarlık yapın.

Erkan:

slm arakadaslar 2005 mezunu olarak karşılatığım sorunlar ve sorunalrın çzöümüne dair bir kaç tavsiyede bulunmak isterim,

önce kendimden başlayayım neler yaptım mezuniyetten sonra,

2005 haziran da okul bitikten sonra 8-9 ay beyaz eşya sektöründe yanb sanayi olan bir firmada üretim mühendsiliği yaptım çalışan sayısı yaklaşık 40 kişi falandı her sşeye ben koştururdum başımda bana işi öğretecek bir mühendsi bile yoktu ustalar ise feleğin çemberinden geçmiş mühendisi kendisine rakip göecek kadar felaketlerdi. bense toy mühendis bırakın unhv yi, o zamana kadar hiç bir yerde çalışmamış toy bir mühendis işte:)  sorumluklarım üretim planlama-üretim-kalite kontrolüydü ki ( şuan çalıştığım yerde bu işler in yapıldığı yerler kendi başına ayrı birer bölüm ve yaklaşık 15 mühendis tarafından yapılıyor) ben bunlar hakkında zerre kadar bilgim yok, öğreten yok zaten onlar da bilmiyo ... neyse burda teknik anlamda hiç bir şey öğrenmeden hep kendimden vererek bir şeyler yapmaya çalıştım... ama burda çalışmamın nednei çalışırken yuksek lisans yapma fikrimdi anca boyle bir yer bana yuksek lisansda okula gitme için iizn verebilirdi ( büyük firmalar daha acımazsız bu konuda) neyse ben yuksek lisansdan başka nedenlerden dolayı vazgectim.. orda 8 ay çalıştım sorna ansızın karar değiştirerek askere gittim. bu iş yerinde tek kazancım çalışma hayatında kimden ne zaman ve nasıl kazık yiyebileğimi deneyimle iyi bir şekilde öğrendim.. sonra askere gittim. geldim 10 gun sonra alman sermayeli üyük bir otomotiv yan sanayisinde üretim mühendisi olarak işe başladım.burda kaynak mühendisi ve yeni projelerdensorumlu mühendis olarak çalışmaktayım. her gun yeni şeyler öğrenmekteyim. kalite sistemi neymiş nasıl yapılır uygulanır üretim nasıl olur planlanır hersey hersey uzun lafın kısası eski işimde 8 ayda öğrendiğimi abartmadan söyleleyim burda 1 haftada öğreniyorum. halen kendimi toy hissediyorum bazı taşlar yeni yeni oturmya başlıyor. zaten en zaman ben piştim oldum sdersen o zaman bitiyorsun ben bunu gordum. ama eski iş yerimde geçirdiğim 8 ay için asla pişman değilim sonucta işe alınırken bu adam 8 ay çalışmış deneyimi var dedi:)

şimdi asıl söylemek istedeiklerim şunlar

1. kesinlikle yabancı diliniz iyi olmalı. asla kendinizi küçük gormeyin o buyuk şirketlerde klas takılan kişilerin ingilzicelerini gorunce insna hangi organı ile güleceğini şaşırıyor. ama ingilizcenize sahip çıkın ii geliştirin. zaten adamların felsefesi şu özelikle buyuk şirketlerde ; deneyimsiz olman biizm için sorun değil biz sana işi öğretiyoruz ama işi öğrenmen için yabancı dilin olmalı. ama cizilecek en kötü tabloda benim gozumde şudur kişi lisede hazırlık okumuş unv de hazırlık okumuş ama CV sinde hlen ingilizcesini orta seviye oarak gosteremekte eger cdden oyleyse adama gerizekalı gözüyle bakarlar bende öyle bakarım. inan bana size ilk zamanlar isminzile hitap eden insnalar eger ingilizceniz iyi ise ve bunu onlarda gördükten sonra bey diye hiap etemeye başlıyorlar. tecrübe ile sabittir. kıyafetinzie dikkat edein dönem yer kürküm ye devri. burnuzu biraz olsun havada olsun. inan bir şey kaybetmiyornsuz.

2.  soru sorma konusunda en özgür olduğunuz ortam okul sıraları hocaları sıkıştırın soru sorun bunaltın. inanın iş hayatında bunlara kolay kolay cevap alamıyorsnuz. insanlar biliyor ama seninel paylaşmak istemiyrlar ( yabancısı turku hep aynı kendimden biliyom) o yzuden okul sıralarının kıymetini bilin. konuları öğrenirken ders gibi değil de açaba çalışma hayatında ben bu yöntemi kullanarak üretm vb yapmaya kalkışsam nerden başlarım ne gibi ekipmana hangi özellikli ekipmana ihtiyacım olur gibi kafanzıda kurgular kurun  zaten o zaman sormak istedeikeriniz akılınıza geliyor.

3. iş hayatında hiç bir şeye bu sistem sorunsuz mükemmel  çalışıyor zaten benden öncekiler bunu düşünmüştür gibi ön yargılar ile yaklaşmayın. soonucta onu yapan da senin gibi insan ve iş hayatında öyle hatalar yapılıyor ki isanın inanası gelmiyor. herseye şüpheli yaklaşık bir yanlışlık olabileceği ve onuda kimsenin şimdiye kadar farkedemeyebileceğini aklınzıdan çıkarmayın. unutmayın sanayi körlüğü denen bir kavram vardır iş hayatında.

4. iş hayatında karşılaştığınız herseye bilimsel yaklaşın klasik usta mantığı ile yaklaşmayın. hesap kitap adamı olun köküne kadar inin tekniği ezberlmeyein mantığını anlayın ki geliştirebilesiniz. asla teknisyen veya operastorler gibi işin operasyon kısmına fazla vakit harcamayın . bir makineyi veyaz tezgahı nasıl çalıştırılacagını hangi düğmeye basınca çalıştığını bilmenizi sizden kimse istemez ama o tezgahın çalışma mantıgının nasıl oldugunu bilmenizi ister.siz operatör değilsiniz mühendisiniz unutmayın.

5. her zaman not alın hafızanıza guvenmeyin . iş hayatına ilk girdiğinizde salak gibi olacaksınzı 1s aniye önce sana soylenen veya kendisniizn söyledeiği şeyi unutacaksnız. kimsenin dediğine dogrudur diye inanmayın gözünüzle görün emin olun.

Emre:

Son durum

Başlık : İK cıların salaklığı

İş görüşmelerine gidersiniz ki işe kabul edilebilesiniz.Karşınızda ünv yıllarında beyenmediğiniz küçük gördüğünüz gerçektende siz akışkanlar mekaniği ya da döküm tekniği ile uğraşırken o mekan senin bu mekan benim diye dolaşan ün yıllarını ünv yılları olarak değerlendiren bir tip çıkar.Hoşgeldiniz der.Siz anlatyın ben dinlerim genel kelamıdır onların.Sizi dinler.Belki sizi işe beyenmez ama o salak insan profili bu durumda bile ilgili birimin şefini müdürünü her neyse işte birincil yöneticisini karşınıza çağırır ve görüştürür.Dil bilmem dersiniz sizi gene de görüşmeye çağırır.Zatan o salak dediğim şahıs teknik hiç bir bilgisi olmadığından size teknik bişiler de soramaz ne bildiğinize dair.Ama ahkam kesmeyi hava basmayı da ihmal edemez.

Sortie:

9 yıldır makina tasarım müh.ü olarak imalat sektöründeyim ve 2. işyerindeyim bu güne kadar bana öğretilenlerden hiçbir zaman vazgeçmedim. bildiklerim uğruna çok insanla tartıştım kavga ettim. sizde bildikleriniz için mücadele edin ve bilimsel dayanaklarınız olsun. orta ölçekli bir firmadaysanız usta başına dikkat edin tecrübesiyle size baskı kurmaya çalışır. 30 yıldır aynı parçayı imal eder ve sana, daha önce ona sorulmuş ve onunda zamanında bilemediği bir soru sorar. tek yapmanız gereken ezberlemek zorunda değilim dökümanlara bakıp net cevap veririm demenizdir. sonuçta siz coğrafya yada tarih öğretmeni değilsiniz. seneler içindeki gelişmelerden mümkün olduğunca faydalanın. onlarla fazla samimi olmayın ve hakettiğinden fazla ilgi göstermeyin. unutmayın rızkı allah verir sadece firma değişir.

http://kumpas.org/v3/karsilasacaginiz-tablo-t1701.0.html

İmla ve anlam karmaşaları var. Yazılanlara, yazarlarına saygızıslık olmasın diye düzenleme yapmadım. (Çağlar Ş.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder